Süreyya Ciliv 2007 yılı değerlendirmesi

Turkcell, kurulduğu günden bu yana teknolojiye yatırım yapıyor. Bugüne kadar lisans bedeli hariç 7,6 milyar dolar yatırım yaptık ve 2008 yılı için yatırımlarımızı ikiye katlayarak 3G lisans bedeli hariç 800 milyon dolar’a çıkardık. Türkiye’nin her yerinde yatırımlarımızı sürdürmeyi hedefliyoruz. Bu sayede müşterilerimize en geniş ve en kaliteli kapsama ve hizmeti sunmaya devam edeceğiz.

Dağıtım kanalımıza olan odağımız ve iyi algılanan değer tekliflerimiz sayesinde toplam abone sayımız, geçen yıla kıyasla % 13 artarak Eylül itibarı ile 34,8 milyona ulaştı. 2007 yılının üçüncü çeyreğinde abone bazında güçlü büyüme devam etti ve bir milyon yeni abone aldık. Abone sayımızla Türkiye’de açık ara liderliğimizi sürdürürken, T-Mobile Almanya’yı geçerek Avrupa’nın ikinci büyük GSM operatörü olduk.

Bütün bunlar şunu gösteriyor: Müşterilerimiz en geniş kapsama alanı ve en kaliteli iletişim, en çok kişi ile en uygun fiyata konuşma, en yaygın ve en kaliteli hizmet ağı gibi güçlü değer tekliflerimizi beğendiler ve bizi tercih ettiler. 2007’nin ilk yarısında rekabet çok çetinleşti ama rekabet arttıkça Turkcell büyüdü. Önümüzdeki yıllarda da bunun devam edeceğini düşünüyoruz.

Bununla birlikte yeni ürünler, yeni servisler kullanıcıların hizmetine sunuldu. TurkcellMobilİmza bunların en önemlilerinden biriydi. Beş bankanın kullanımıyla başlayan Mobil İmza daha sonra 10 bankaya, gümrüklere, Sağlık Bakanlığı’na ve belediyelere kadar yayıldı. Turkcell Mobil İmza e-devlet dönüşümü için çok önemli bir adım oldu.

Son yıllarda cihaz, erişim, servis ve içerik gibi alanlarda inanılmaz hızlı bir teknolojik değişim yaşanıyor. Bu durum müşteri ihtiyaçlarına yanıt veren çözümleri sunmamızı da kolaylaştırıyor. İletişim teknolojilerinde convergence yani yakınsama olarak adlandırdığımız birleşmeyi ve etkilerini müşteriye dokunan bu farklı alanların her birinde görüyoruz. Mobil cihazların multimedya özellikleri ve yeteneklerinin hızla artmasıyla, kullanıcı deneyimi giderek zenginleşiyor. Cep telefonu artık cep telefonu olmaktan çıktı, birer bilgisayar, oyun aracı, televizyon ve radyo haline geldi. Tek bir cep telefonuyla işinizi her an her yerden yürütmeniz mümkün.
Turkcell olarak “Mobil Ofis” kavramına bu nedenle çok önem veriyoruz. 2007’de çalışmalarını hızlandırdığımız İşTcell MobilOfis çözümleriyle çalışanların ofislerine gitmeden işlerini her yerde yürütebilmelerinin önünü açtık.

3G altyapısı Türkiye’ye yerleştiğinde bütün bu işlemleri çok daha hızlı bir şekilde yapabileceğiz. Bu alan üzerinde yoğunlaşıp projeler üretiyoruz. 3G; cep telefonlarındaki internet hızını 20-30 kat daha artıracak.Bu nedenle 2008’de 3G ihalesi gerçekleşirse sektörde bir devrim yaşanacak. Siz, evdeki bilgisayarınızdan yapabildiğiniz her şeyi aynı hızla cep telefonunuzdan yapabileceksiniz. 3G ile yepyeni ürün/servisler de gelecek. İlk hissedilecek olan, görüntülü görüşme. Bunun dışında, veri hızı artınca hizmet çeşitliliği de artacak. Örneğin sağlık, eğitim, e-devlet uygulamalarını tetiklenecek. Mobil iletişimde büyük rol oynayacak katma değerli servisler de, 3G teknolojisinin yaygınlaşması ile çok hızlı ilerleyecek.

Mobil cihazların multimedya özellikleri ve yeteneklerinin hızla artmasıyla, kullanıcı deneyimi zenginleşiyor. Gelişen bu özelliklerle birlikte mobil kullanıcılar; TV, video, müzik ve oyun gibi servisleri mobil ortamda da zengin bir deneyimle kullanabilecek. Buna benzer eğlence servislerinin yanında anlık mesajlaşma, internet ve e-posta gibi servisler de her an her yerden kullanılabilecek. Mobil cihazlar gelecekte birçok farklı cihazın özelliğine sahip olarak bu birleşme sürecinde merkezde yer alacak.

Turkcell, Türkiye Nüfusunun % 97,69'unu kapsıyor

Bilişim Kurultayında ziyaretçilere 3G servislerini de deneme olanağı sunan Turkcell’in Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Turkcell’in Türkiye nüfusunun %97,69’unu, coğrafyanın %80,63’ünü kapsadığını söyleyerek üçüncü çeyrekte ulaştıkları 34,8 milyonluk abone rakamıyla Avrupa’nın ikinci büyüğü olduklarını belirtti.

Türkiye’nin lider iletişim ve teknoloji şirketi Turkcell’in gümüş sponsorluğunu üstlendiği Bilişim’07, 14-16 Kasım günlerinde Ankara’da Sheraton Convention Center’da gerçekleştiriliyor. Kurultay kapsamında bugün Turkcell’in ana sponsorluğunda “İletişim Teknolojileri Günü” de düzenlendi.

Turkcell’in, ülkemizdeki bilişim teknolojilerinin gelişimine katkı sağlamak ve sektörün sorunlarını tartışmak amacıyla destek verdiği, Türkiye Bilişim Derneği (TBD) tarafından organize edilen Bilişim’07 etkinliğinin açılışında konuşan Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, bilişimin Türkiye için önemini vurguladıktan sonra özellikle Turkcell’in yatırımları ve vergi konusu üzerinde durdu.

Süreyya Ciliv konuşmasında Turkcell’in kapsama alanında ulaştığı noktayı vurgulayarak “Turkcell, Ekim sonu itibarıyla 13 bin civarındaki baz istasyonu ile Türkiye nüfusunun %97,69’unu, coğrafyanın %80,63’ünü kapsıyor” dedi. Daha sonra üçüncü çeyrekteki 1 milyonluk abone alımıyla toplamda 34.8 milyon aboneye ulaştıklarını belirten Ciliv, bu abone rakamıyla Turkcell’in Alman T-Mobile’ı geçerek Avrupa’nın ikinci büyüğü olduğunu söyledi. Süreyya Ciliv; Turkcell’in 2008 yılında yatırımlarını, 3G lisans bedeli hariç, 800 milyon dolara çıkartacağını vurguladı.

Turkcell İletişim Teknolojileri Günü’nün açılışı da Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv tarafından yapıldı. Ciliv açılış konuşmasında, özellikle Turkcell’in hizmete soktuğu Mobil imza uygulamasının önemine değinerek, bankalar, belediyeler ve kamu kurumlarıyla birlikte kullanım alanı giderek genişleyen Mobil imza’nın Türkiye’de e-devletinde önünü açtığını ifade etti.

Turkcell İletişim Teknolojileri Günü’nde, Turkcell Büyük Ölçekli Kurumsal Müşterilerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ekrem Yener, etkinliğin “İşTcell: Kamu ve Özel Sektöre Yönelik Çözümlerimiz” bölümünde kamu ve özel sektör temsilcilerini ağırladı. İşTcell çatısı altında sunulan çözümlerden yararlanan bu kuruluşların temsilcileri kendi başarı öykülerini anlattılar.

Teknoloji bir vizyondur

Süreyya CilivBir gün ona inanıp bir gün inanmazsanız olduğunuz yerde sayarsınız, gelişme kaydedemezsiniz. Turkcell Türk halkıyla buluştuğu 1994 Şubatı’ndan beri teknolojiye inanıyor ve adımlarını bu vizyon doğrultusunda atıyor. En yeni teknolojileri, en kısa sürede, bazen de dünyada ilk olarak Türk kullanıcısıyla buluşturmak için çalışıyor.

Zaten Türkiye’de mobil iletişim, Şubat 1994'te Turkcell'in hizmete girmesiyle başladı. İki yıl sonra ilk SMS’i biz attık. Mart 1999’da Hazır Kart’ın lansmanını yaptık. Şubat 2000’de ilk kez WAP hizmeti verdik. Böylece mobil internet Türkiye’ye Turkcell’le girmiş oldu.

Temmuz 2002’de MMS (Multimedya Mesajlaşma Servisi) hizmetini sunduk. Teknoloji pazarının gelişimini yönlendirerek Ağustos 2006’da tüm katmadeğerli servislerimizi tek bir çatı altında buluşturan ‘turkcell-im’i lanse ettik. turkcell-im, zengin içeriğiyle ve kullanım kolaylığıyla mobil internetin yaygınlaşmasında ve pazarın gelişiminde itici bir güç oldu. Mart 2005’te hızlı veri aktarımı ve internete ulaşımı sağlayan “EDGE” teknolojisini müşterilerimizin kullanımına sunduk ve 3G’nin test çalışmalarına başladık.

Örnekleri daha da artırmak mümkün. En son 2007 başında, Mobil İmza’yı dünyada ilk kez kullanmaya başladık. Bugün 10 bankayla birlikte Fatih Belediyesi ve tüm gümrüklerde işlemler mobil imzayla yapılabiliyor. Turkcell, e-devlete dönüşümde belirleyici bir rol oynuyor.

Turkcell, aynı teknoloji vizyonuyla 7 Eylül’de yapılan 3. Nesil ihalesine girip A Tipi lisansı aldı. Amacımız, Türk halkına, 20 kat hızlı mobil internet, görüntülü görüşme gibi aslında dünyanın pek çok ülkesinde başlayan uygulamaları hizmet olarak sunmak. 3. Nesil ile Türk ekonomisine yerel bilgi birikimi, teknoloji kullanımı, ihracat artışı, istihdam yaratma ve nitelikli iş gücü talebi açısından büyük katkı sağlamayı hedefledik. Yerli yazılım ve altyapı sektörü büyüyecek, içerik üreten yerli şirketler ise yepyeni bir pazara kavuşacak. Biz bu yolda elimizi taşın altına koyup çalışmaya devam edeceğiz.

Süreyya Ciliv Facebook Hayranı ol

CeBIT Bilişim fuarı

Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Turkcell’in on yıldır CeBIT Bilişim Eurasia’ya fuar sponsoru olarak destek vermesinden mutluluk duyduklarını belirterek şunları söyledi: “Dünyada öğrenciler tarafından kurulmuş küçük girişimlerin çok büyüdüğüne, milyar dolarlık yatırımlar haline kısa sürede ulaştığına tanık oluyoruz. Türkiye’de girişimcilerimize muazzam olanaklar sunan bu sektör için diyebilirim ki ‘Gelecek bilişimde.’ 1975’te İrlanda’nın kişibaşı geliri 2678 dolar idi, bugünse teknolojiye verilen destek ve yapılan yatırımlarla 44 bin dolar seviyesine ulaştı. Türkiye ekonomisinin de yeni teknolojileri destekleyerek gelişeceğine inanıyoruz.”

Numara taşınabilirliği

2G cihazlara yatırım yapmak, 3G cihazlara yatırım yapmaktan daha pahalı. 3G, 2G2den 20 kat daha verimli.

3G ihalesinde numara taşınabilirliği var*. Ama rakiplerimiz kapıda durup, içeri girmediler. Diğer yandan rakiplerimizin söylediklerinin aksine, Avrupa'da 3G olan 21 ülkeden 17'sinde numara taşınabilirliği daha sonra gelmiş. İsteyen kontrol eder. 3G Finlandiya'da 1999'da başlamış. Bu yıl yani 2007'de de Rusya, Uganda, Tanzanya, Gürcistan ve Karadağ'da başladı. Biz Gürcistan'da veriyoruz.

Kapsama Alanı

Turkcell'in kapsama alanı en büyük olan. Rakiplerimizin 2 katı sayıda yatırım yaptık. Nüfusun % 98'ini kapsıyoruz. % 2'yi kapsamıyoruz ama onlara da yatırım yapma kararı aldık. Ancak bu % 2'yi tamamlayıp, sonra 3G'ye geçmek diye bir şey anlamına gelmemeli bu. Benzetme yaparsak, önce karayollarını tamamlayalım, sonra havayollarını yaparız gibi bir şey bu.

3G - Wimax karşılaştırması

Wimax iletişimde daha spekler belli değil. teknoloji hala laboratuar safhasında. Daha sonrasında 2'si rekabet edebilir ya da birbirini tamamlayabilir. Biz her ikisini de takip ediyoruz. Ama şu anda ikisini karşılaştırmak mantıklı değil.

3G Konusundaki reklamlar

3G konusunda müşterilerimizi ve --ülkemizin yarısından fazlası müşterimiz olduğuna göre diyebilirim-- halkımızı aydınlatmamız gerektiğini anladık. 3G'nin ne olduğunu insanlar bilmiyorlar.

Yeni bir teknoloji çıktığı zaman önce laboratuarda gelişir, sonra Techy denilen teknolojiyi seven insanlarca test edilir, sonra teknolojiye açık şirketlerde denenir ve sonra halka açılır. 3G'de 10--200-500 KB'larla başlandı. Bugün 3G'de 28 GB'e ulaşılmış durumda. Biz Türkiye'de 2 GB verecektik.

İsveç'te bu yaz en popüler konu, bir önceki yaza göre hızın % 1000 artmış olmasıydı. Biz ise hızlanmayı erteledik.

Kuveyt İhalesi ve Doğu Avrupa Ülkelerinde Gelişme

Kuveyt ihalesinde değişiklikler var. Biraz yumuşatıldı. İşortağımızla birlikte değerlendireceğiz. Ama küçük bir pazar ve rekabet çok ağır. Bizim kazanma şansımız çok fazla değil.

Başarının şartı odaklanmaktır. Ben yönetime ilk geldiğim dönemde odaklandığım konular arasında diğer ülkeler yoktu. Bundan sonra dış ülkelere odaklanacağım.

Şirketimizde Türk mühendisler var

İkinci, üçüncü sınıf vatandaş durumuna sokulmaktan hoşlanmıyorum. Rakiplerimizden bazıları "3G Türkiye için çok erken." dedi. Bunun doğru olduğuna inanmıyorum. Biz Türkiye olarak o kadar geri değiliz.

Yapacak çok iş var. Biz günde 16 -18 - 20 saat çalışıyoruz. Herkes ektiğini biçiyor. Şirketimizde Türk mühendisler var. Bunları Ukranya'ya da götürdük. Burada olanlar da hafta içinde çalışıyorlar. Bir yandan doktora yapıyorlar, bir yandan da Gaziantep, Trabzon demeden üniversitelere gidip, bildiklerini anlatıyorlar, öğretiyorlar.

3G ihale iptali konusu

Telekomünikasyon Kurumu'nun zor durumda kaldığını anlıyoruz. Turkcell'in çok büyük olması nedeniyle ihaleyle ilgili "rekabet" kuşkularını da anlıyoruz.

Ancak ülkemizin en hızlı iletişim olanaklara sahip olmasını istiyoruz. rekabet asıl genişbant konusunda yok ve 3G, esas bu konuya bir rekabet getirecekti.

Biz Turkcell binası içinde 3G kurduk. 7.2 GB'e ulaşıyoruz. Yani bugünkü mobil hızın tam 70 katına ve sabit genişbant hızın da 2 katına. Müşterilerimize sunacağımız hız 2 GB olacaktı.

Türkiye'de ihracat, turizm, teknoloji açısından bir fırsattır bu. Daha büyük hız.

Görüntülü konuşma testleri yapıldı

Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Türkiye'ye yatırıma ve teknolojiye çok önem verdiklerini, buna bağlı olarak da Üçüncü Nesil mobil iletişim sistemleri kurulmasını öngören ihaleye katılarak, kazandıklarını söyledi. Ciliv, sistemin KDV ile birlikte 511 milyon dolarlık lisans ücretini devlete peşin olarak ödemeyi kabul ettiklerini belirterek, "Eğer ihale iptal edilir ve bizim teklif ettiğimiz rakam aşılmazsa, Türkiye büyük bir gelir kaybına uğrar." dedi.

3-6 ay rasında görüntülü konuşma başlıyor
Süreyya Ciliv, 3N'nin, son 10 yılda iletişim dünyasının geliştirdiği en önemli teknoloji olduğunu ifade ederek, "Sistemde bütün bilgiler, sesler dijital ortamda paketler halinde toparlanıyor. Türkiye'de şu anda kullanılan hızın 20 katı hızla hareket ediyor. Sistemin ses kalitesi çok yüksek, görüntülü görüşme mümkün ve mobil ortamdan internete her yerden ulaşım imkânı sağlıyor." dedi. Sistemin Türkiye'de hayata geçirilmesi için 3 yıldır hazırlık yaptıklarını vurgulayan Ciliv, "Telekomünikasyon Kurumu ve Danıştay'ın ihaleyi onaylamasını bekliyoruz. Onay işlemi tamamlanınca hızla altyapının inşasına başlayacağız ve sistemi 3-6 ay arasında Türk insanına kavuşturacağız." şeklinde konuştu. 3N'nin gelişmiş ülkeler ile AB'ye üye bütün ülkelerde kullanıldığına dikkati çeken Ciliv, sistemin hayata geçirilmesi ile Türk iş dünyasının rekabet imkânının artacağını ve bireylerin hayatının çok daha zenginleşeceğini kaydetti.

Onay verilmezse Türkiye kaybeder
Türkiye'de 3 milyon civarında cep telefonunun sisteme uyarlı olduğunu tahmin ettiklerini belirten Ciliv, son 6 ay veya 1 yıl içinde satışa sunulan cep telefonlarının büyük çoğunluğunun sisteme uyarlı olduğunu kaydetti. Turkcell'in her yıl 400 milyon dolara yakın yatırım yaptığını anlatan Ciliv, şöyle konuştu: "Üçüncü Nesil mobil iletişim sistemine izin verilmezse biz bu yatırımları demode, antik teknolojilerle yapmak zorunda kalacağız. Bu teknolojiler sadece bugünkü teknolojilere nazaran 20'ye 1 oranında daha az verimli olmakla kalmıyorlar, antik oldukları için daha da pahalılar. 3N'yi Türkiye'de hayata geçirme açısından zamanlama mükemmel. Sistem 8-9 sene içinde kendini geliştirdi ve hızlandı."

Görüntülü konuşma Turkcell'de

Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Üçüncü Nesil Mobil İletişim Sisteminin uygulamaya girmesiyle mobil iletişim hızının bugüne oranla 20 kat hızlanacağını söyledi. Ciliv, ''3 senedir bu teknolojiyi vatandaşımıza, müşterilerimize sunmak için sabırsızlandık. Nihayet bu teknolojiyi sunma fırsatı elimize geçti'' dedi. Üçüncü Nesil Mobil İletişim Sisteminin iletişim dünyasında son 10 yılın en yeni teknolojisi olduğunu belirten Ciliv, Avrupa Birliğindeki bütün ülkelerin bu teknolojiyi kullandığını, Türk insanını da bu teknolojiden mahrum bırakmak istemediklerini anlattı. Ciliv, en yeni teknolojileri Türkiye'ye getirmek istediklerini, bugün kazandıkları ihaleyle bunun yolunun açıldığını, bundan dolayı çok mutlu olduklarını dile getirdi.

Türkiye kazanacak, Turkcell kazanacak
Son 5 yılda Türk ekonomisinin büyük bir gelişme kaydettiğini, yıllık ortalama yüzde 7.2 büyüme sağlandığını, kişi başına gelirin ikiye katladığını, dış yatırımın yıllık 20 milyar dolara çıktığını anlatan Ciliv, bu hızlı gelişmeyi devam ettirmek gerektiğini belirtti. Uygulamadan, hem kişilerin hem de şirketlerin yararlanacağını dile getiren Ciliv, ''İletişim hızı bu teknoloji sayesinde 20 kat artacak. Bu yüzden hepimizin bu yeni teknolojiden çok yararlanacağını, ekonominin de hızlanacağını düşünüyoruz. Ekonomilerin gelişmesinde sermaye önemli bir katılım. Enerji çok önemli. Fakat iletişim altyapısı da en az onlar kadar önemli. Bu yüzden ekonomiye, Türkiye'ye, geleceğe yatırım yapıyoruz'' diye konuştu.

3G hakkında açıklama

Avrupa'da 3N'ye geçmeyen üç ülkenin Arnavutluk, Makedonya ve Türkiye olduğunu belirten Turkcell'in genel müdürü Süreyya Ciliv, "Bu, Turkcell'den çok Türkiye'nin geleceği için önemli bir konu. Biz, uluslararası rekabette Türkiye'nin önünü açmak, Türkiye'nin lâyık olduğu teknolojiyi halkımızın hizmetine bir an önce sunmak istiyoruz. 3N Türkiye için çok gerekli. Türkiye'nin gelişme endeksli ekonomi politikasına da paralel olarak bu teknolojiye daha fazla gecikmeden ulaşmak gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Süreyya Ciliv’in cebinde çok şey var

Her fırsatta iletişim ve teknoloji devi Turkcell’i cep telefonundan yönettiğini söyleyen Süreyya Ciliv, HTC P4350 kullanıyor. Yana açılan kızaklı QWERTY klavyesiyle kullanışlı ve güzel bir telefon. Dört bant şebeke frekansını destekleyen telefonun GPRS ve EDGE bağlantıları var ve 3,5G’ye uyumlu. Bu özelliklerinin yanında 2 MP kamerası, microSD kart yuvası, Wi-Fi bağlantısı, stereo ses çıkışı ve Bluetooth özelliği bulunuyor.

HTC P4350’nin özellikleri:

  • GSM 850 / GSM 900 / GSM 1800 / GSM 1900
  • 109 x 59 x 17 mm, 168 gram ağırlık
  • 240 x 320 px, 65.536 renk dokunmatik ekran
  • 2 MP kamera
  • TI OMAP 850, 200 Mhz işlemci
  • 64 MB RAM, 128 MB ROM, Harici hafıza yuvası
  • EDGE, GPRS, Wi-Fi, Bluetooth, USB
  • Microsoft Windows Mobile 5.0 PocketPC
  • Media Player
  • 200 saat bekleme, 5 saat konuşma süresi

  • Dokunmatik ekrana sahip P4350’nin, 240x320 piksel, 65.000 renk ekranı bulunuyor. Süreyya Ciliv’in yanında bilgisayarını taşımamasının sebebi telefonun özelliklerinden kaynaklanıyor. Windows Mobile 5.0 işletim sitemi, tüm ofis belgelerinizi izlemenize ve düzenlemenize olanak sağlarken, Outlook, Internet Explorer ve Windows Media Player sayesinde de bilgisayarınızı aratmıyor. Telefonun kısayolları sayesinde tek tuşla e-postalarınıza ulaşmanızı sağlıyor. 168 gram ağırlığındaki cihaz, 109 x 59 x 19mm boyutlarında.

    Turkcell yakında Avrupa’nın en büyük operatörü olacak

    En iyi kapsama alanı
    Kurucu ortakları arasında Çukurova, Sonera ve MV Holding'in bulunduğu Turkcell, 2007 ikinci çeyrek sonuçlarını açıkladı. Şirketin net kârı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 215 oranında arttı. Abone sayısında Avrupa'daki en yüksek rakamlardan birine ulaştıklarını belirten şirketin üst yöneticisi Süreyya Ciliv, tercih edilme sebeplerini “en iyi kapsama alanı sağlama ve ucuza konuşturma”ya bağladı. Pazardaki güçlü rekabete rağmen, lider konumda kalmaya devam edeceklerini belirten Ciliv, "2007'nin ikinci çeyreğinde rakiplerimizin marka tanıtımı, abone alımına yönelik agresif faaliyetleriyle karşı karşıya kaldık. Fiyat algısını yönetmeye çalışan iletişim kampanyaları da vardı. Buna rağmen kullanımı teşvik eden tekliflerle müşterilerimizi elimizde tutmayı başardık." şeklinde konuştu. Bugün geldikleri noktadaki sırrı ekonomik istikrara bağlayan Ciliv, "Türkiye'ye borçluyuz. Bu yüzden büyümemiz lazım." dedi. Son altı ayda hisseleri yüzde 40 değer kazanan Turkcell'in 21 milyar dolara yaklaşan bir pazar payı bulunuyor.

    Yazının devamını okumak için tıklayınız...

    Turkcell'in kalesini yabancılara kaptırmamak için savaşıyorum

    'Sektörün ağabeyi numara taşınabilirliğini geciktiriyor' şeklinde demeçler çıkıyor. Gerçekten oyalıyor musunuz sektörü?
    3G'nin bir an önce Türkiye'ye gelmesi için yırtınıyoruz ve elimizden geleni yapıyoruz. Numara taşınabilirliğine karşı değiliz. Bu uygulama keşke 9 Ocak'ta olsaydı. Ya da iki sene önce olsaydı. O zamanki ortamı düşünün. Kesinlikle bizim abone sayımız çok daha fazla olurdu. 1998'de imzalanmış lisans anlaşması var. Büyük büyük paralar ödemişiz o anlaşmaya. O anlaşmada belli frekanslar tahsil edilmiş. 530-539 olan blok numaraları 25 sene bize kiralanmış. O yüzden bizim hukuk ekibi kira sözleşmesi var diyor. Hukuki bir durum bu. Eğer yüksek merciler 'başvurunuz tamamen yersiz' derse karara saygı duyarız. 25 seneliğine bir yeri kiralıyorsun, oraya masraf yapıyorsun, sonra sana 'çık' diyorlar. Çıkarsın da, bir bedeli olur.

    Röportajın devamını okumak için tıklayınız...

    Turkcell'in kalesini yabancılara kaptırmamak için savaşıyorum

    Rakipleriniz demeçlerinizi çok sert buluyor. Numara taşınabilirliği konusunda mahkemeye başvurmanızı 'ikiyüzlülük' diye değerlendirdiler.
    Buraya gelmemdeki ana sebeplerden biri, Turkcell'in yok edilmek istendiği bu dönemde nasıl mücadeleyi kazanırız ve bunu çok daha iyi yere nasıl taşırız düşüncesiydi. Bu beni heyecanlandırıyor. Kaleyi nasıl koruruz? Yepyeni fırsatlar var önümüzde. Mobil reklam, finansal hizmetler ve güvenlik konusunu sıralayabiliriz fırsatların içinde. Şu anda düşündüğümüz alanlar bunlar. Yeni servisler oluşturma sevdasındayız. Bunun bir kısmını kendimiz, bir kısmını iş ortaklarımız yapacak. 'Başkaları keşfetsin, biz on yıl sonra uygularız' demiyoruz. Teknolojimizi ihraç edelim istiyoruz. Bölgesel büyümeye devam edeceğiz. Her pahasına büyüme değil. Fiyatı ne olursa olsun alalım değil, değer oluşturarak çalışacağız. İnternet üzerindeki servisler gibi pek çok alana büyük yatırımlar yapmaya niyetliyiz. 6 ay, bir sene içinde hem kendimiz bazı şirketlerle yatırım yapacağız hem de başka firmaları satın almalar mevzubahis olabilir.

    Röportajın devamını okumak için tıklayınız...

    Turkcell'in kalesini yabancılara kaptırmamak için savaşıyorum

    Bill Gates ile çalışmak size ne öğretti?
    Turkcell'in az bilinen parçalarından biri Turkcell Akademi Grubu. Çok önem verdiği bu grupla gurur duyuyorum. Tüm amacımız öğrenen bir kurum olmak. Öğrenen insanlar olmak. Hakikaten öğrenmek çok önemli. Ben bunu Bill Gates'ten biliyorum. Arkadaşlara da onu söylüyorum. 'Bugün teknoloji dünyasında dev kurucuları Apple, Microsoft ve Dell'in patronlarının üniversite diplomaları yok. Bunlar teknolojinin zirvesindeki firmalardır. Oradaki insanlar sadece okulda öğrenmeyle kendilerini kısıtlamamış. Gates, yılda iki kez, iki haftalığına bütün sevdiklerini bırakıyor ve kendini bir eve kilitliyor. O süre içinde dokümanları ve magazin dergilerini okuyor. Öğreniyor, sorguluyor. Biz altı ayda bir neleri okuması gerektiğini tavsiye edebiliriz diye yöneticilerle bir araya geliyorduk.

    Röportajın devamını okumak için tıklayınız...

    Süreyya Ciliv

    Süreyya Ciliv, çok uluslu, hızla büyüyen ve yüksek teknoloji şirketlerinde Genel Müdürlük yapmış olup, Pazarlama ve Satış alanlarında derin deneyime sahiptir. Ciliv, 2000 yılından bu yana A.B.D’de Microsoft Dünya merkezinde, çeşitli yöneticilik pozisyonlarında bulunmuştur.

    1997-2000 yılları arasında, İstanbul'da olan Microsoft Türkiye'nin ülke Genel Müdürü olarak görev yapan Ciliv, A.B.D, Boston'daki Novasoft Systems Inc'in kurucu ortaklığını üstlenmiş, burada 1987-1997 yılları arasında Genel Müdürlük pozisyonu yanısıra, Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini de yürütmüştür.

    Süreyya Ciliv MBA, İşletme Yüksek Lisansını, 1983 yılında Harvard Üniversitesi'nden almıştır. Süreyya Ciliv, Michigan Üniversitesi Endüstri ve Operasyon Mühendisliği ile Bilgisayar Mühendisliği bölümlerini şeref listesine girerek tamamlamıştır. Evli ve iki çocuk babasıdır.

    Turkcell'in kalesini yabancılara kaptırmamak için savaşıyorum

    Türkiye döndükten sonraki süreyi gözden geçirdiğinizde tablo nasıl?
    Ben hiçbir zaman Türkiye'den kopmadım. 1997-2000 yılları arasında da buradaydım. Ailemle sürekli irtibatım vardı. Gelişmeleri çok yakından takip ediyordum. Turkcell'deki çalışma sistemi ile Microsoft arasında bir fark yok. Süper insanlar var. İnşallah daha da iyi olacak. O yüzden alışmakta zorlanmadım. Bir gün bile pişmanlık çekmedim. Gerçekten mutluyum ve rahatım. Kendime, ekibime, şirketime güvenim tam.

    Röportajın devamını okumak için tıklayınız...